EĞİTİM SİSTEMİMİZ NEDEN ÇÖKTÜ, NELER YAPILMALI?
Yeni kuşakların toplumda yerlerini almaları için gerekli bilgi, beceri, davranış ve anlayışları edinmeleri için, kişilik gelişimleri için eğitimin ne kadar önemli olduğu malumunuzdur.
Devletimiz en büyük yatırımını 38 milyar 294 milyon dolarla eğitime ayırdığı halde eğitim sistemimiz neden çökmüş durumda?
Teknolojik hamleler yapıldığı halde, okul sayıları, üniversite sayıları, öğretmen, akademisyen, personel sayıları arttığı halde eğitimimiz neden istenilen seviyede değil?
Genç neslimiz neden bu kadar duyarsız, etik, ahlaki, manevi ve toplumsal değerlerden uzak yetişiyor?
Bu soruları irdeleyelim istedik. Yıllarca birçok farklı ülkeden farklı sistemleri denedik. Öyle ki hangi Milli Eğitim Bakanımız yurt dışı ziyaretine çıksa çantasında yeni bir eğitim sistemi modeli ile döndüğüne şahit olduk.
Lakin şunu halen anlayamadık. Devşirme eğitim sistemi modelleri ile olmuyor. Olmaz da!
Gazeteci-yazar Yusuf Kaplan’ın dediği gibi ‘Batılılar bizim terk ettiklerimizi alarak yeni bir dünya kurdular, biz ise batılıların terk ettiklerini alarak kendi dünyamızı yıktık.
Yani özümüze dönemiyoruz, eğitim sistemimizi formatlayamıyoruz.
George Washington üniversitesinde bir Profesör ve yardımcısının (İsimlerini de yazalım Prof. Dr. Scheherazade Rehman, yardımcısı Hossein Askari) Kur-an’daki ahlaki kuralların eğitim sistemindeki yeri ile ilgili yaptığı araştırma sonuçlarında adalet, liyakat ve ehliyet, yalan söylememek, iftira atmamak, sözünde durmak, rüşvet almamak, hak yememek, …gibi Kur-an’daki ilkelere tüm dünyada uygun davranan ülkeler sıralamasında 1. Sırada kim var biliyor musunuz?
Şimdi sıralayalım.
1- İrlanda
2- Yeni Zellanda
3- Finlandiya
4- İsveç
5- … 39-Malezya (Bir İslam ülkesi 39. Sıraya girebildi. 48- Katar, ….. )
Merakınızı ve aklınızdaki soruyu gidereyim şimdi! .
.
103- Türkiye
Evet evet Türkiye’miz 103.sırada. Çok üzücü ama gerçek.
Kitabımız Kur’an-ı Kerim’in ilk emri ‘ oku ‘ olmasına rağmen, İslam dinimizin ışığında dünya tarihinde en fazla icat, teknolojik alet, denklem, bilimsel çalışma, araştırma yapan, tıp, felsefe, fen, matematik ,astronomi,… vb birçok alanda sayısız eserler veren Müslüman alimler ve bilginler olduğu halde şimdiki eğitim sistemimiz neden bu kadar çöktü, o çağdaş ülkelerin bize yutturdukları eğitim modelleri neden işe yaramadı sorusunu sorup biraz kafamızı kumdan çıkarıp düşünmemiz gerek!
100.000 ‘e yakın öğrencimizin neden sıfır çektiği, öğrencilerimizde neden bu kadar intihar vakası görüldüğü, neden bu kadar madde kullanımına bulaşıp kavga ve disiplin olaylarına karıştığı, neden boş ve hedefsiz oldukları, neden bu kadar tik-tok, sosyal medya gibi mecralarda zaman geçirdikleri, neden ailelerden koptukları, neden aile yapılarını dinamitleyen dizileri izleyip prim verdikleri, neden fenomen adı altında bazen saçma ,bazen tehlikeli, bazen de toplum yapımıza uymayan hareketlerde bulundukları, neden bu kadar zevk ve sefaya düştükleri, neden duyarsız oldukları, Milli ve Manevi değerlerden neden bu kadar uzaklaştıkları, asalet ve kahramanlık içeren şanlı tarihlerine neden bu kadar düşmen kesildikleri, neden bu kadar saygısız ve isyankar oldukları irdelenmelidir. İrdelediğimizde ise aşağıda belirteceğimiz öğretilerden mahrum olduklarını göreceğiz.
ABD’de 39 üniversitede Osmanlı dönemi eğitim sistemini araştıran enstitüler ve akademisyenler var. Biz Müslümanlar sadece dua etmekle yetinirken Avrupa ülkeleri ve ABD gibi gelişmiş ülkeler tarihimizin eğitim sistemi ile abad olmuşlardır.
Halen birçok Avrupa ülkesinde Müslüman alimlerin kitapları okutulmaktadır. Avrupa, İslam ‘ın öğütlerini kurumsal yapılarına yansıtmaya başladığı için toplumsal çürümüşlüğün önüne geçmektedir. Genç nesiller daha duyarlı olmaya başlamışlardır. Toplumsal olaylara yaklaşımlarını Gazze örneğine verdikleri tepkilerden ve akın akın Müslüman olmalarından anlıyoruz. Bilim ve fende hızlı gelişmelerinin nedenlerinden en önemli nedenlerinden ise Osmanlı dönemi eserlerin okutulduğunu ve yukardaki değerlerin nesillerine aşılanmaya çalışıldığını söylemeye gerek yok sanırım.
Müslüman ülkeler reform yapacaksa İslam dininin ve Kur’an-ın öğretilerini eğitim sistemine tam anlamıyla uygulayıp yeni bir Milli Eğitim Sistemi oluşturmalıdır. Bu nedenle acilen Osmanlı arşivleri açılmalıdır.
Öyle ki bu Osmanlı eğitim sistemi ile 8 dil bilen çağ açıp çağ kapatan Fatih Sultan Mehmet Han, 7 dil bilen dünyaya nam salan Kanuni Sultan Süleyman Han, 6 dil bilen İslam’daki birliği sağlayan Yavuz Sultan Selim Han, 5 dil bilen ve yedi düvele kafa tutan Abdülhamit Han ve tarihe sığmayan birçok önemli şahsiyet yetişmiştir.
Toplumumuzdaki tüm kesimler adaleti, ehliyet ve liyakati, yalan söylememeyi, çalışkan olmayı, ilimde ve bilimde önde olmayı, eşitliği, hak yememeyi, saydığımız diğer tüm değerleri gençlerimizde ve neslimizde görmeyi istediğinden eminim.
O zaman toplumsal çürümüşlüğün önüne geçmek, bilimde, fende, matematikte, felsefede, astronomi ve uzay bilimlerinde, tıpta, teknolojide çağı yakalamak için önce çöken eğitim sistemimizi reforme etmek, bize ait yani tamamen milli ve tarihimizden esinlenen eğitim politikalarının geliştirilmesi, sürdürülebilir olması, sonra arzu edilen lider nesiller, omurgası, duruşu olan, saygılı, cesur, girişken, öğrenmeye hevesli, etik, ahlaki, milli, manevi ve toplumsal değerlere duyarlı olan, kültürel değerleri olan, kişisel gelişimine katkı sunacak, öncü olacak yeni nesiller ortaya çıkarmak , yetiştirmek gerek.
Etkili ve yetkili makamların dikkatine!
