Cemal Yıldız

Tefekkür-ü Mevt

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Makale

Cemal Yıldız

Tefekkür-ü Mevt

Ramazan’ımızın hayırlara vesile olması dileği ile, Tasavvufun olmazsa olmaz kurallarından olan “Tefekkürü Mevt” Yani ölüm halini düşünme adlı makalemizi istifadenize sunuyoruz. Rabbim istifade edenlerden eylesin inşallah.

 

بِسْــــــــــــــــــمِ اﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم

 

 

Tefekkür Tasavvufi bir kelimedir. Mevt le beraber yan yana geldiğinde çok derin anlamlar ifade etmektedir.

Tefekkür ’ün kelime anlamı “düşünme” yani, herhangi bir şeyin üzerinde düşünme anlamına gelmektedir.

Mevt’ in anlamı ise hepimizin bildiği gibi “ölüm” demektir.

İkisi yan yana geldiğinde düşünmek ve ölüm anlaşılmaktadır. Tersten okursak “ölüm halini düşünmek”

Tasavvuf da Tefekkürü Mevt çok önemlidir. Hatta Nasuhi Tövbeden sonra Tasavvufun birinci ayağıdır.

Tasavvuf “Tefekkürü Mevt” üzerine inşa edilmiştir diyebiliriz.

Ölüm halini düşünmek yani ölmek esasta bunu düşünene yeni ve sonsuz bir hayatı vaat etmektedir.

Ölüm yeni bir hayatın başlangıcı “var” olmanın insanın, insan olma varlığının farkına varmasına yardımcı olan en büyük olgudur.

“Ölmeden Önce Ölünüz”

Hadisi şerifi değişik versiyonlarda biz Müslümanlara sunulmuş olsa da özet olarak Peygamberimizin Sahabeyi Kirama “Ölmeden önce ölünüz” nasihatini bizler çok önemsemeliyiz.

Bunu derken Tasavvuf ehli olsun veya olmasın her kesimden insanın bu hadisi şerife kulak vererek hayatını ikame ettirmesi kişinin hayatını kolay kılacaktır.

Önümüzde ölümle ilgili bu kadar ayet varken ölümü düşünmemek neyin nesi. Kuranda geçen birkaç ayetle bunu teyit edelim inşallah.

Ey Muhammed! Senden önce de hiçbir insanı ölümsüz kılmadık, sen ölürsün de onlar baki kalır mı? Senin ölmenle rahata kavuşacaklarını mı sanıyorlar? (ENBİYA/34)

Sonra siz bunun ardından, muhakkak ki öleceksiniz. (MÜ’MİNUN/15)

Her nefis ölümü tadacaktır. Sizi bir imtihan olarak kötülük ve iyilikle deneyeceğiz. Hepiniz de sonunda bize döndürüleceksiniz. (ENBİYA/35)

Sen elbette öleceksin, onlar da elbette öleceklerdir. (ZÜMER/30)

“Ey iman edenler! Mallarınız ve çocuklarınız sizi Allah’ı anmaktan alıkoymasın. Kim bunu yaparsa, işte onlar ziyana uğrayanlardır.

Herhangi birinize ölüm gelip de: ‘Rabbim, ne olur, ölümümü biraz geciktirsen de sadaka verip iyilik edenlerden olsam!’ demeden önce, size verdiğimiz rızıktan harcayın.

Allah eceli gelen bir kimseyi geri bırakmaz. Allah bütün yaptıklarınızdan haberdârdır.” (Münâfikûn sûresi, 9-11)

 

Allah Rasûlü sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

 

“Zevkleri bıçak gibi keseni- ölümü- çok hatırlayın!” 

(Tirmizî, Zühd 4. Ayrıca bk. Nesâî, Cenâiz 3; İbni Mâce, Zühd 31)

 

“İnsan, yanı başında doksan dokuz ölüm olduğu hâlde tasvir edilmiştir. Bu ölüm tehlikelerini atlatırsa, ihtiyar olur ve sonunda ölür.” Tirmizî.

“Hiçbiriniz, başına gelen bir zarardan dolayı, sakın ölümü dilemesin. Mutlaka böyle bir şey yapması gerekiyorsa, şöyle dua etsin:

“Allah’ım! Yaşamak benim için hayırlı olduğu sürece beni yaşat. Ölmek benim için daha iyi ise, canımı al!” Buhârî.

Allah Rasûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu: “Ölülerinize, “Lâ ilâhe illallah”ı telkin edin!” Müslim.

 

 

Hz. Ali içinde bulunduğumuz hali, bizi kuşatan gerçeği ne güzel dile getirir:

“Dünya bir sona doğru başını alıp gitmekte, âhiret ise koşarak bize doğru gelmektedir.

İnsanlar arasında dünyanın da âhiretin de isteklileri vardır.

Siz âhireti istemeye bakın. Günü gün etmeyin. Bugün hesap günü değil, iş günüdür. Ama yarın artık iş yok, yalnız hesap vardır.” (Buhârî, Rikâk 5)

 

 

 

 

İslam Alimlerinden Abdulkadir Geylani Hz. leri de ölüm için şöyle buyuruyor.

 

Oğlu Abdülcebbar’a şöyle dedi: 

Sen uyuyorsun ya da uyanıksın. Benim ölümümü tefekkür ederek siz de ölümünüz hakkında düşününüz. İşte o zaman gerçek anlamda uyanırsınız.

Farz et ki halkın sana ilgisi arttı. Bunun ölüm anındaki sıkıntıya faydası olur mu acaba.

Ölümden ibret ve öğüt almayanın başka öğüt veya ibret alacağı bir yol yoktur.

Nasihat istersen ölüm sana yeter.

 

Yine İslam Alimlerinden İmam-ı Rabbani Hz.leri de şöyle buyurmuştur.

 

Ölmek, felaket değildir. Öldükten sonra, başına gelecekleri bilmemek felakettir. Sonsuz kurtuluşa kavuşmak için, üç şey muhakkak lazımdır: İlim, amel, ihlas. Ölülere dua ve istiğfar etmekle ve onlar için sadaka vermekle, imdatlarına yetişmek lazımdır.

 

Büyük İslam Alimi İmam-ı Gazali Hz.ieri de şöyle buyuruyor.

İnsan bir cenaze gördüğü zaman taşınan kişinin, kendisi olduğunu düşünmeli ya da en kısa zamanda yarın veya öbür gün kendisinin de öleceğini düşünmelidir.

İşte bu düşünce bizlere ölümü kolay kılmaya bir adımdır diye düşünüyorum.

Değerli okurlarım, bu örnekleri çoğaltmak mümkün.

Bu ayetler olsun Hadisler ve İslam Alimlerinin nasihatleri olsun bizlere ölümün var olduğunu ve ölümden sonra tekrar Allah CC izniyle dirileceğimizi ölüm anında bizlere ne itibarımızın ne zenginliğimizin ne de hayattayken elde etmiş olduğumuz makam ve mevkilerin bir faydasının olmayacağını anlatmaktadır, bizlere haber vermektedir.

Öyleyse, tabiri caiz ise her gün burun buruna olduğumuz, yan yana olduğumuz bu arkadaşımızı günde beş dakika düşünsek ne olur. Bu kadar samimi olduğumuz biri için fazla olmasa gerek.

 

Bir insan her gün beş dakika “Tefekkürü Mevt” yapsa yani ölümü düşünse ne olur.

Bir kere bu insanın hayatında birçok yanlışın düzeleceğini, hayatının daha da anlam kazanacağını, kendisine bahşedilen maddi ve manevi rızıkların hamdının artacağını ve topraktan gelip yine toprağa gideceğinin bilincine varmasına vesile olur.

Düşünsenize;

Ölüyorsunuz, sizleri en yakınlarınız en çok sevdikleriniz, canım, ciğerim dedikleriniz alıp gasilhaneye götürüyor.

Yıkıyorlar ve bulunduğunuz bölgenin camisinin avlusunda bulunan musallat taşına koyuyorlar.

Sizi seven veya sevmeyen insanlarla doluyor etrafınız. Belki de siz ben niye buradayım Falancanın burada ne işi var o zaten beni sevmez ki diyorsunuz.

Ama size kimse cevap vermiyor.

Nihayetinde vakit namazı kılınıyor. Cenaze namazı için saflar alınıyor. Daha sonra hoca efendi sizin için orada bulunanlardan helallik alıyor.

Bu Mevtayı hali hayatındayken nasıl bilirdiniz.

Mümin, muvahhit, Muttaki olduğuna şahit misiniz?

Şahitlikler de alındıktan sonra cenaze namazı kılınıyor.

Ve yolculuk başlıyor.

Artık dünyadan kopma zamanı. Mezarlığa sizi yine en çok sevdiğiniz eşiniz, kızınız, oğlunuz vs.ler getiriyor.

Gitmişsiniz ki mezar açılmış misafir bekler gibi sizi bekliyor.

Sizi itina ile mezara koyuyorlar. Bu arada Yasin okunmaya başlıyor. Tahtalar konuluyor.

Yine en sevdikleriniz üzerinize toprak atmaya başlıyor.

Mezar başlıkları yazılıyor. Mezar düzenleniyor. Derken Kur’an bitiyor. Dua yapılıyor. Ve sonuçta herkes bırakıp gidiyor. Siz kabirde yalnız kalıyorsunuz.

Bundan sonrası için Dünya geçmişinizle yüzleşme başlıyor. Ve her zaman sohbetlerde de gündem olan o meşhur sorular.

Rabbin kim? Kitabın Ne? Peygamberin Kim? Dinin Ne? Mezhebin ne? Sorulan bu sorulara İnşallahuRahman güzelce cevap veriyoruz. Tabii alimlerimizin bizlere bitirdiğine göre ilk imtihan Namazdan başlıyor.

Namazdan sorulacak İnşallah kabirde ki bu imtihanı güzelce verdikten sonra, kabrimiz bizlere Cennet bahçelerinden bir bahçe olacak.

Ve Kıyamete kadar burada bekleyeceğiz.

Biz de bize anlatılanlardan bu kadarını biliyoruz. Bundan sonrası uzun bir yolculuk.

İşte bu hadiseyi insan her gün beş dakika düşünürse, kul hakkına girer mi? Başkasının hakkına tecavüz eder mi? Haram yer mi? Eşine, Çocuklarına, komşularına, kötü söz söyler mi?

İşinde hilebazlık yapar mı? Bence yapmaz.

Yapmamalı ölümü günde beş dakika düşünen insan kendisine bir haksızlık yapıldığına ona karşılık vermeden önce şu meşhur sözü söyler “aman canım ölümlü dünya” boş ver ben Allah’a havale ediyorum.

Onunla mı uğraşacağım der ve yola devam eder. İşte, ölümü düşünmek insanın dünyasını da İslami ve insani yönden düzenlemeye sebep olmaktadır.

Tefekkürü Mevt insanın hayatını kolaylaştırır. İnsanın hayatını kolaylaştıran bir şey daha vardır.

Oda Başımıza menfi veya müspet ne gelirse gelsin bunu nimet bilmekten geçer. Yani Allah’tan geldi başım gözüm üstüne demektir.

Son olarak Tasavvuf ehli kişiler dünyaya “Ölüm penceresinden bakarlar”

Sürçü lisan etmiş isek af ola. Hayırlı Ramazanlar Kalın Sağlıcakla.

11.04.2023 Cemal Yıldız.

 

Tefekkür-ü Mevt
Giriş Yap

Avrasya Haber ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin